Operasyonunuzun iş süreçlerini anlatır mısınız?

Ekim 2015 tarihinde Unifree’den devraldığımız operasyonumuz 7 mağaza 2 depo alanı ve idari ofisler olmak üzere yaklaşık 4000 metrekarelik bir alana sahip. Bodrum’da tatil yapmak isteyen bir çok farklı milletten yolcuya hitap eden operasyonumuz, sezona Nisan ayının başında başlayıp Kasım ayında sona ermektedir. Kış döneminde ise iç hat uçuşlarından bölgemize gelen dış hat transfer yolcularına arrival mağazamızda ve iç hatlar terminalinde bulunan 140 metrekarelik duty paid mağazamızda iç hat yolcularına hizmet vermekteyiz.

Kimlerle İletişim halindesiniz?

Bölge Operasyon Müdürü iseniz şirketinizin temsiliyeti adına Emniyet Müdürü, Gümrük Müdürü, DHMİ Başmüdürü, Mülki İdari Amiri (Vali yardımcısı-Kaymakam) makamları ile şahsen iletişim halinde olmak zorundasınız. Bunun yanında yolcular ve terminal ile ilgili süreçler için de Havaş, Çalebi, TGS, THY, Pegasus gibi şirketler ile müdürlük seviyesinde ilişkilerimiz bulunmaktadır. Ayrıca, bölge operasyon müdürlüğü olarak AOC (Airport Operators Committee) üyesiyiz ve periyodik toplantılara katılarak fikir ve bilgi alışverişinde bulunuyoruz.

Operasyon’da görev aldığınız için bu zamana kadar birçok değişik olayla karşılaşmışınızdır. Karşılaştığınız en ilginç durum neydi? Nasıl çözümlediniz?

Bu sene Temmuz ayı başında öğle saatlerinde terminali besleyen ana elektirik hattında çıkan talihsiz bir yangından dolayı tüm dış hatlar terminalinin elektrikleri kesildi. Jeneratör hattı da yangın alanı hattında olduğundan o da işlev dışı kaldı ve ups’ler de bitince terminal belirli bir süre sonra tamamıyla elektriksiz kaldı. Kısa süreceğini sandığımız onarım çok uzun sürdü. Saatler akşam 18:00’ı gösterdiğinde 2-3 saat sonra terminalin tamamen zifiri karanlığa gömüleceğini ve göz gözü görmeyeceğini tahmin ederek acilen bulabildiğimiz kadar pilli led lamba satın aldık. Hava karardığında 95 bin metrekarelik terminalin içinde tek aydınlık yer bizim mağazalarımızdı, ve çalışma arkadaşlarımız da bir ateş böceği misali güvenle mağazalarında görevlerinin başındaydılar.

Covid-19 sürecine bağlı olarak yeni dünya düzeninde değişiklikler oldu. Bu dönemin mağazalarımıza olumlu-olumsuz etkileri neler oldu?

Tabi ki bu durumdan bizler de etkilendik. Olumsuzluklardan bahsetmek istemiyorum. Zira eminim herkesin ortak paydada buluştuğu başlıklardan tekrar bahsetmiş olurum. Sağlık, stres, gelecek kaygısı, covid uygulamaları vs… Olumlu tarafı aradığımızda ortaya çıkan bazı kazanımların olduğu da bir gerçek. Bu zaman diliminde ekip olarak stres ve risk yönetimi adına bir reaksiyon göstererek zor günleri atlatabilme refleksimizin çok kuvvetli olduğunu keşfettik. Bunu oluşturan yegane olgu, bence kurum kültürü ve aidiyet duygusunun sağlam temellerde oluşması. Operasyon müdürü olarak bu açıdan baktığımda ekibim adına çok gururluyum diyebilirim. Bu dönemde görev ayrımı olmaksızın operasyondaki her çalışma arkadaşımın her işe koştuğuna şahit oldum. Tüm ekibime tekrar teşekkür ediyorum. Operasyondaki tüm çalışma arkaşlarım biliyor ki zor günler geçtiğinde eskisinden de güzel günlere çabucak ulaşılacak bir kurumda çalışıyoruz.

Yaz dönemindeki en aktif olan operasyonlarımızdan birisi sizlerdiniz. Beklentilerinizi karşılayabildiniz mi? Bu dönemde en çok hangi kategorilere ilgi var?

Bu sene için hedeflerimizi yakalamanın gururu içerisinde olduğumuzu söyleyebilirim. Zira küçümsenecek rakamlardan bahsetmiyoruz. Bu yıl Rus ve Ukrayna milliyet paylarının yüksek olduğu bir dönem olduğundan ‘Parfüm, Kozmetik’ ağırlıklı bir satış ile karşı karşıyayız diyebiliriz. Eğer make-up ve skincare ürünleri pandemi öncesindeki gibi test edilebilseydi çok daha büyük cirolara ulaşabilirdik. Ama biliyorsunuz küresel çapta covid tedbirleri gereği make-up ve skincare testing’leri maalesef yapılamıyor. Bunun yanında aslında sigara ve tütün satışının büyük pay sahibi olduğu bir operasyonuz. Ancak İngiliz destinasyonunun kapalı olduğu bu dönemde maalesef bu kategoriden katkı alamadık.

Operasyonunuzdaki alışveriş yapma potansiyeli en yüksek olan milletler kim?

Genel olarak sırası ile İngiltere, Rusya ve Ukrayna.

Kaç yıldır ATÜ bünyesinde görev alıyorsunuz? Bu yapının bir parçası olmak size neler kazandırdı?

Toplam 20 seneyi aşkın süredir ATÜ ailesindeyim. 45 yaşında olan biri için çok uzun bir süre. Hayatımın yarısı demek neredeyse. Bu 20 yıla ATÜ çatısı altında; İstanbul’u, İzmir’i, Alanya-Gazipaşa’yı ve Milas-Bodrum’u sığdırdım. Bana liderlik eden çok değerli kişiler ile çalıştım, hala çalışıyorum. Çok değerli kişilere liderlik ettim, hala ediyorum. ATÜ çatısı altında bir çok güzel hatıralarım ve hala devam eden dostluklarım oldu. Ve en önemlisi mutlu bir evliliğim ve ateş parçası bir oğlum var. 20 senelik hayat özetimin her gününde ATÜ vardı.

Ekibiniz kaç kişiden oluşuyor? Ekibinizden bahseder misiniz?

Sezonluk operasyon olmamız açısından kadromuzu diğer operasyonlardan daha farklı oluşturuyoruz. Sabit kadro sayımız 29 kişiden oluşuyor. Yaz döneminde ise ihtiyacımıza ve hedeflerimize göre sezonluk çalışma arkadaşlarımız ile kadromuz 140 kişiye kadar çıkıyor. Yani her yıl 100 ila 110 kişi daha aramıza yoğun sezonda çalışmak üzere katılıyor. Kasım ayı geldiğinde ise sözleşmeli olarak çalışan bu arkadaşlarımız ile ayrılıyoruz. Sezonluk olarak çalışan bu ekibimiz turizmin en yoğun olduğu dönemde tüm enerjilerini operasyonumuz için harcıyor. Bu bağlamda her birinin emeği çok çok değerli. Saha operasyon kanadına destek olarak idari kanadımızda; İnsan Kaynakları, Lojistik, Bilg İşlem, İdari İşler, Hasılat, Sipariş Planlama, CCTV, Depo, Kurumsal İletişim gibi departmanlarımız bulunmaktadır.

Eğer bu görevde olmasanız hangi departmanda ya da sektörde çalışmak isterdiniz?

ATÜ çatısı altında operasyon kanadına bağlı görevler dışındaki başka bir departman bana çekici gelmiyor. Zira saha dinamizmi beni canlı tutuyor. Farklı sektör düşündüğümüzde ise üniversitede öğretim görevlisi olmayı isterdim. İletişim odaklı görevleri seviyorum.